Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda Glasgow Rangers’ı konuk ederken, geçmişte eleme turlarında ilk maçı Kadıköy’de oynadığında daha başarılı olduğu gerçeği bu maçı daha kritik hale getiriyordu. Ancak eksikler can sıkıyordu. Oğuz’un UEFA listesinde olmaması, Fred ve Osayinin cezası, Mert Müldür’ün sağ stoper yerine sağ kanat bek olarak oynayacak olması , Fenerbahçe’yi atletizm açısından ciddi şekilde zayıflatıyordu.
Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda Glasgow Rangers’ı konuk ederken, geçmişte eleme turlarında ilk maçı Kadıköy’de oynadığında daha başarılı olduğu gerçeği bu maçı daha kritik hale getiriyordu. Ancak eksikler can sıkıyordu. Oğuz’un UEFA listesinde olmaması, Fred ve Osayinin cezası, Mert Müldür’ün sağ stoper yerine sağ kanat bek olarak oynayacak olması , Fenerbahçe’yi atletizm açısından ciddi şekilde zayıflatıyordu. Yine de takımın son dönemde yakaladığı ivme, birlikte savunma yapma bilinci ve Kadıköy’ün desteği, umutları canlı tutuyordu.
Maça özgüvenle başlasa da Fenerbahçe, adeta kendi kendine gol yedi. Savunmada gereksiz riskler ve üst üste yapılan hatalar sonucunda daha ilk dakikalarda 0-1 geriye düştü. Fred’in yokluğu, bağlantı oyununda ciddi şekilde hissedildi. Amrabat orta sahada bu açığı kapatmakta zorlanınca, top Fenerbahçe’de kaldığı anlarda bile oyun kurulumunda aksaklıklar yaşandı. Ancak takım, bu kötü başlangıca rağmen hemen reaksiyon verdi, temposunu bozmadı ve sezon başından beri ciddi gelişim gösterdiği duran top organizasyonlarından biriyle skoru 1-1’e getirdi.
Bu geri dönüşle birlikte oyunu ele alma fırsatı yakalayan Fenerbahçe, aynı hatayı tekrar yaparak ikinci golü yedi. Sağ kanatta tamamen stoperleşen Mert Müldür’ün varlığı, o bölgeden hücum tehdidi yaratılmasını engelledi. Glasgow Rangers, bunu iyi analiz etmiş olacak ki savunma dengesini bozmadan solumuza yüklenerek oyununu şekillendirdi.
İkinci yarıya dörtlü savunmaya dönerek daha riskli bir oyun anlayışıyla başladı Fenerbahçe. Ancak bu değişimin bedeli, rakibin hızlı çıkışlarında açıklar vererek ödendi. İki gol daha yenildi ancak ofsayt bayrağı imdada yetişti. Mourinho, daha da cesur bir hamle yaparak Maximin’i oyuna aldı ve takımı tamamen hücuma döndürdü. Fantezi bir hücum dizilişiyle oynanan son 40 dakika, Fenerbahçe için daha da büyük bir kaosa dönüştü.
Zaten ana planında bile yeterince organize olamayan takım, bu değişikliklerle iyice dağınık bir hale büründü. Hücumda çoğalmak isterken savunmada tamamen açık verdi ve Rangers sayısız kontrayla kalemize geldi. Sonunda da cezayı keserek skoru 3-1 yaptı.
Ve tur artık çok zora girdi. Son iki ayda sürekli yükselen oyun grafiği, bugün sekteye uğradı. O günlerde aşırı iyimser olmak ne kadar yanlışsa, şimdi umutsuzluğa kapılmak da bir o kadar yanlış. İskoçya’da küçük bir mucize için mücadele etmeye devam edeceğiz. Olmasa bile, bu takımın uzun vadeli istikrarı için güvenmek ve desteklemek zorundayız.
