Galatasaray, Sivasspor’u yenerek şampiyonluk yolunda bir adım daha attı. Büyük olasılıkla 30 Mayıs Salı günü 22.00’de 23. şampiyonluğuna kavuşacak. Gol yemeden tamamladığı üçüncü maç olması, Icardi’nin yeni övgü cümleleri kurma konusunda hepimizi yorması, tribünün genetik desteği gibi konular Sivas maçının öne çıkanlarıydı. Tekrara girmenin manası yok; 23. şampiyonluk geldi geliyor.

Bu hafta bir parça Muslera’ya değinmeli…

Maç biter bitmez soyunma odasına adeta sprint attı. Herkes de haklı olarak şampiyonluğa 1 adım kala Ultraslan önündeki ananevi kutlamaya niye katılmadığını sorguladı. Güvenilir haber kaynaklarının bildirdiğine göre “Muslera, kendisine bilhassa topu oyuna sokarken yaptığı hatalar nedeniyle tepki gösteren taraftara” kızmış ve soluğu soyunma odasında almış. 

Bakın bunlar normaldir. Muslera “egolu bir adamdır!” O egoya sahip olmayı da hak eder… Hele hele G.Saray’lı Muslera.. 2011 yazında 25 yaşında geldiği sarı-kırmızılı takımda, arşive geçmekle yetinmedi; tarihe de geçti. Birçok otoritenin deyimine göre Türkiye’de forma giyen gelmiş geçmiş en iyi kaleci performansı ona ait. Dolayısıyla ego nirvanası yaşaması normal. Adeta 2-3 kuşak oyuncu büyüttü bu sevimli Uruguaylı. Geldiği takımın orta sahası Ayhan Akman’ın iki oğluyla şu an takım arkadaşı. Oynadığı takımlardaki arkadaşlarından milletvekili adayı da çıktı, TFF 1. lig hocası da.. Son kontratı tamamlandığında yani 2024 Haziran’ında belki de yeni bir öneri sunacak G.Saray ona bilemiyoruz. Her türlü övgüyü hakkediyor. 

Ancaak… Muslera’yı gövdeli bir yedek kaleciyle rekabete sokarsanız yanarsınız. Haklı olarak bu büyük egonun sahibi Muslera’nın en büyük motivasyonu oynamak; rakipsiz olmak, bir olmak, tek olmak! Bugüne kadar hiç rakibi olmadı. Olmasına gerek de olmadı. O hep biricikti. 

Şimdi başta sosyal medya olmak üzere çeşitli yerlerde 23/24 sezonu başlarken kontrat yapılarak, Muslera’nın sonrası için irice bir kaleci düşünülüyor konuşuluyor. Hatta Uğurcan Çakır’ı dillendirenler var. 

Sakın öyle bir hataya düşmeyin. Çünkü Nando, senin kadrondaysa o oynar. İyice bir kaleci alayım, onu tehdit etsin, rekabet olsun falan… Bunlar fani işler…

Çözüm iki tanedir; birini seçmek gerekir. 

Ya 2023-24 sezonu G.Saray kalecisi Muslera’dır; onun Batuhan Şen, Jankat Yılmaz, Okan Kocuk türü yedekleri olur…

Ya da 2023-24 sezonundaki hakkedişini Muslera’ya öder, onu gönderirsiniz. 

Üçüncü bir yol yoktur. Üçüncü yola sapan yani Uğurcan türü cesametli bir kaleciyi getirir, Nando ile aynı formaya aday yaparsanız; kaleci mevkiini unutunuz. İkisinden de yarar gelmez. 

Uğurcan adı anıldığı için söylüyorum, çok da beğendiğim bir oyuncu. Yerli tercihi olursa ilk sırada olmasından memnun olurum… 

Ancak G.Saray’ın Muslera sonrasını inşa ederken de yabancı kaleci almasını öneririm. Çünkü benim anımsadığım 40 yılın Muslera öncesinde Simoviç, Taffarel, Mondragon var… Florya’nın kaleci kültürü ithaldir. Kemerburgaz’da da değişen bir şey olacağını sanmam.