Güneşli bir mayıs gününde şampiyonluk adına kritik viraja giren Galatasaray, bu virajı şoförü, kalitesi ve yol tutuşu sayesinde çok rahat atlattı. Malzeme iyiyse ortaya çıkan ürün kaliteli olur. Tüketici ise bu ürünü gönül rahatlığıyla konforlu şekilde kullanır. Böylece kritik virajları çürütür, çocuk oyuncağına çevirirsin…
Güneşli bir mayıs gününde şampiyonluk adına kritik viraja giren Galatasaray, bu virajı şoförü, kalitesi ve yol tutuşu sayesinde çok rahat atlattı. Malzeme iyiyse ortaya çıkan ürün kaliteli olur. Tüketici ise bu ürünü gönül rahatlığıyla konforlu şekilde kullanır. Böylece kritik virajları çürütür, çocuk oyuncağına çevirirsin…
AŞÇI – GARSON – GURME
Okan Buruk, sol kanata Barış Alper Yılmaz’ı sağ kanata ise Hakim Ziyech’i monteleyerek son haftalardaki formülünü buldu, kazanan kadroyu bozmadı. Sezonun belirli bölümlerinde kadrodaki isimlerden tutun mevkilerine kadar farklı denklemlerle ilk 11’i kurguladı, zaman zaman ise kurgulamak zorunda kaldı… Okan Buruk bu eşikleri çok iyi atladı, atlamakla kalmayıp bu süreçteki mentaline de zırh giydirdi.
Son haftalardaki kurguda Hakim Ziyech’in rolü tabiri caizse Galatasaray’a ilaç gibi geldi. Galatasaray’ın düşen oyun grafiğini her an tabelayı değiştirebilme yetisi ile tekrar yükseltti.
Kerem Demirbay ayağına topu aldığı anda kafasını kaldırdı ve Barış Alper Yılmaz’ın hatlar arasına attığı koşuyu gördü ve topu Barış’ın önüne yuvarladı. Barış Alper Yılmaz ise bana göre en eksik özelliğini geliştirdiğini gösterdi, penaltı noktasına doğru baktı ve doğru kişiyi – Ziyech’i- gördü ve koordinatı girdi. Hakim Ziyech ise çok net bir vuruşla topu ağlara gönderdi. Atağın oluşumu ve sonuçlanış biçimi epey etkileyiciydi. Açılış golü olması sebebiyle de kritik önem taşıyordu elbette… Aşçı Demirbay pişirdi, garson Barış sunumu yaptı. Gurme Ziyech ise tadını çıkardı.
KÜKREME YETMEDİ?
Tüm bu akan oyunda işleyen çarkların en önemlisi 37’lik işleyen çark Mertens, gene solistliğini yapıyordu elbette… İkinci golde topu ayağına aldı ve çok net bir şekilde takıma ‘’ileri oynayın’’ mesajını verdi. Takıma genişlik veren Köhn, devamında Barış Alper Yılmaz’ın koşusunu gördü, Barış Alper Yılmaz üstte bahsini geçirdiğim gibi tekrar koordinatı girdi ve Mertens başlattığı hücum aksiyonuna noktayı koydu.
Okan Buruk’un oyun planı gol yeseler dahi tıkır tıkır işliyordu. İcardi’nin ceza sahasındaki tilki koşuları, Barış Alper Yılmaz’ın savunma arkası koşuları, Mertens’in oyunun iki yönünde aktif rol alması, Köhn’nün zaman zaman takıma genişlik vermesi, Torreira’nın doğru parselleme yapması ve topu efektif kullanması derken üçüncü golü bulmakta zorlanmadı Galatasaray.
Mertens çok iyi bir top kesti ancak İcardi, fox in the box (tilki ceza sahası içinde) modunu devreye soktu ve sırtındaki stoperi çok iyi yanıltarak topa ayağını uzattı, stadyumda aşkın olayım nağmeleri atıldı. Üstelik bu ‘’tilkiliği’’ bir değil iki kere yaptı. Yetmedi kafasıyla Mertens’e servisini de eksik bırakmadı.
Hakim Ziyech, sol ayağına oldukça ‘hâkim’ olduğu gibi artık ligi’nde hâkim’i olmaya başladı.(son 4 maçta 5 skor katkısı)
Galatasaray’ı, golleri ve maçı anlatmaya kalkışsam sayfalarca yazarım. Dolaysıyla sizlerin zamanını çalmamak adına özetlemek istiyorum: Aslan kükremekle yetinmedi pençesini de geçirdi.
