Pazar Semih, dün Muleka - Güntekin Onay |

İlk 45 dakika topla oynama oranı ev sahibinin lehine %64’e 36 Antalyaspor lehine idi. Maçı izlemeyen ve Türk futbolunu tanımayan bir yabancıya sorsanız “hangisi büyük takım?” diye hiç düşünmeden cevabı ‘Antalyaspor’ olurdu.

Bir başka anlam veremediğimiz nokta; son Trabzon maçında bireysel becerisiyle 2 gol atan santrfor Semih, sağ kanatta görev yaparken, sağ kanat oyuncusu Rashica, Cenk Tosun’un yanında forvet pozisyonunda idi.

Umut Meraş yetersiz, gole yönelik hata yaptı. Buraya kadar tamam ama yaratıcı bir teknik adam Joe Worrall’ı stopere koyup, Zaynutdinov’u sol beke çekerdi. Portekizli teknik adam o kadar muhafazakâr bir zihniyete sahip ki bunu dahi düşünemedi.

Dün son 30 dakika maça iyi karakter koyan siyah beyazlılar zor bir maçtan turu koparmayı başardı. Zaynutdinov, Necip, Rashica, Amartey ve Muleka, Beşiktaş’ın en iyileriydi. Gedson ve Cenk de çok çalıştılar. Antalyaspor ise avuçlarının içindeki turu 2’nci yarıdaki pasif oyunuyla adeta Beşiktaş’a teslim etti. (HÜRRİYET)

Beşiktaş’ın ağaran yüzü: Muleka - Attila Gökçe |

Beşiktaş kupa heyecanını taşımayan takım olarak 71 dakika uyudu… Sonra uyanıp kazandı. Koca takım, Antalyaspor’un oyununa yanıt verecek niyet ve enerjiyi taşımıyordu.

Fernando Santos’un kendinden kopuk hayalet takımı nasıl uyandıracağını merak ediyordum. Galiba devre arasında buldu o adamı: Muleka… Rasicha’nın ortasında topa kafa uzattı. Kolay ve sade bir vuruşla hem ev sahibi takımı, hem de kendi arkadaşlarını sarstı. O golden sonra Beşiktaş futbolu hatırlar gibi oldu. Tempo yükseldi. Karşılıklı ataklarla maç Kupa maçına döndü.

Ve son dokunuşlar: İlki uzak mesafeden Kaptan Cenk Tosun’un yaptığı harika uzun orta, akıllı asist… Nasıl gördü orada Muleka’yı? Nasıl sezdirdi arkadaşına topu atacağını. Ve usta işi vuruş. Muleka, kaleci Helton’un üzerine vurmadı topu. Sola doğru geçip boşalan kaleye atıverdi. Şenol Güneş’ten itibaren hak ettiği formayı ve güveni bir türlü kazanamayan Muleka, maçı kazandırıken, kendine de sonsuz kredi açtırdı. Eh, bravo yani! (MİLLİYET)

Kazanma duygusu! - Ali Gültiken |

Oyunun ilk yarısı Beşiktaş açısından hayal kırıklığı olsa da ikinci yarı Muleka'nın oyuna dahil olması, Beşiktaş'ın 3 santrforlu oyuna dönmesi Antalyaspor'u baskı altına aldı. Beşiktaş'ın bu 3 oyuncuyu ceza sahası içerisinde tutma isteği ve gelen ortalar Antalyaspor'u savunma pozisyonuna zorladı.

Muleka'nın attığı 2 gol hem yapılış itibariyle hem de kalite olarak çok güzeldi. Vuruş becerisindeki seviye dolasıyla Muleka'yı ayrıca kutlamak gerekiyor. Bu maçtaki başarısının yanında kenarda beklerken de takımına ve oyuna saygısını kaybetmeden forma bekleyen bir oyuncu. Beşiktaş'ın bu seviyede en çok ihtiyacı olan şey kazanma duygusuydu. Bunu da Muleka sahaya yansıttı. (SABAH)

Ya herro ya Muleka - Ali Ece |

Isınma esnasında Ghezzal sakatlanıp yerine Cenk 11’e dahil edilince Beşiktaş ilk yarıda neredeyse hiç oyun kuramadı. Santrfora Cenk geçince Semih kaleye uzakta bir formasyonda Rashica ile değişerek merkezde ikinci forvet ve orta sahanın sağında görev aldı. Meraş ilk yarıda yenilen golde yine her zamanki hatalarından birini yaptı.

İkinci yarıya sol kanadının tamamını değiştirerek başlayan ve Muleka ile 4-2-4’e dönen Santos adeta ya herro ya merro dedi. Beşiktaş’ın zaten en önemli eksiği orta sahada oyun temposunu lehine ayarlayacak Sosa tipi bir ofansif orta saha, böyle bir oyuncu profili yokken geriden gelmek için ekstra risk almak zorundaydı. Rashica skoru 1-1’e getiren Muleka golünün asistini yaparken soluyla çok iyi bir orta açtı. Rashica çıkarken maç uzatmaya gidecek gibi duruyordu ancak bir anda adeta Cenk Tosun’un içinden eski takım arkadaşı Sosa çıktı ve mükemmel bir ofansif orta saha pasıyla Muleka’nın ikinci golünü atmasını sağladı. (FANATİK)

Editör: Erdi Yılmaz